Yerel medyanın geleceği İzmir’de masaya yatırıldı
İzmir Ticaret Odası (İZTO) Medya ve Fotoğrafçılık Komitesi’nin düzenlediği “İzmir’de Medya Sektörünün Sorunları ve Çözüm Önerileri” toplantısında, yerel medya sektörünün karşı karşıya olduğu sorunlar ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri detaylı bir şekilde tartışıldı.
İZMİR (İGFA) - İZTO Çok Amaçlı Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen etkinlik, medya sektörünün önde gelen temsilcilerini bir araya getirdi.
Toplantının açılış konuşan İzmir Ticaret Odası (40. Medya ve Fotoğrafçılık Komitesi) Meclis Üyesi Abdulhakim Bingöl, yerel medyanın demokrasinin temel taşı olduğunu vurgulayarak, medyanın sürdürülebilirliği için kamu ve özel sektörün birlikte hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.
“MEDYA TOPLUMUN SESİ VE DEMOKRASİNİN GÜVENCESİDİR”
Konuşmasında yerel medyanın önemine değinen Abdulhakim Bingöl, İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener’e teşekkür ederek, yerel medya sorunlarına yönelik duyarlılığını ve destekleyici politikalarını takdir ettiğini dile getirdi. Medyanın toplumun doğru bilgiye ulaşmasında ve demokratik değerlerin korunmasında hayati bir rol oynadığını belirten Bingöl, yerel medyanın karşılaştığı ekonomik ve yapısal sorunlara dikkat çekti. Artan kâğıt maliyetleri, azalan resmi ilan gelirleri ve dijitalleşme baskısının yerel medyayı büyük bir tehdit altına aldığını ifade etti.
Bingöl, sorunların çözümü noktasında sektör genelinde iş birliğinin şart olduğunu belirterek, yerel gazetelerin artan kâğıt maliyetleri ve azalan resmi ilan gelirleri nedeniyle sürdürülebilirliklerini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu, radyoların reklam gelirlerindeki azalma ve dijitalleşme süreçlerine uyum sağlama zorlukları, radyoların devamlılığını tehdit ettiğini söyledi. Televizyonların yüksek uydu kiraları ve içerik üretim maliyetleri, yerel televizyon kanallarının özgün içerik üretmesinin zorlaştığını ifade eden Bingöl, resmi ilan alamayan internet sitelerinin ise dijital reklam pastasındaki eşitsizlik nedeniyle ciddi gelir kayıpları yaşadığını vurguladı.
Basın üzerinden toplumu şekillendirme çabalarının devam ettiği ve gazetecilerin hedef gösterildiği bir dönemde yaşam mücadelesi verildiğini ifade eden İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, “Basın özgürlüğü karnemiz ne yazık ki kırıklarla dolu. Anayasamızda ‘Basın hürdür, sansür edilemez’ yazıyor. Ancak bu ifade, artık tozlu raflarda kalmış bir söylemden ibaret. Bugün basın özgür değildir ve her yerden sansür edilmektedir. Gerçeklere bakacak olursak, son yıllarda onlarca yerel gazete kapandı. Ancak bağımsız habercilik için mücadelemiz sürecek” dedi.
“BAĞIMSIZ HABERCİLİK İÇİN YENİ FONLAR YARATILMALI”
İzmir olarak Hasan Tahsin’in kentinde yerel basını geliştirmenin herkesin sorumluluğu olduğunu vurgulayan Başkan Gappi, 12 meslek örgütü bir araya gelerek, ‘Gazetecilik Hak ve Özgürlükler Deklarasyonu’nu yayınladık. Basın kartlarının meslek örgütleri tarafından verilmesi ve gazetecilerin örgütlenme hakkının tanınması noktasına odaklandıklarını anımsatarak, "Günümüzde belli bir ölçeğin üzerinde istihdam yaratan ulusal ya da yerel medya kuruluşları yüzde 95 devlet yani BİK desteklidir. Tasarruf Genelgeleri de yerel basının iflahını kesmektedir. Yerel basının bağımsızlığı için tek bir kaynağa bağlı kalmamalıyız. Devlet, yerel kurumlar ve özel sektörle birlikte yeni fonlar yaratmalıyız” dedi.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Toros Mutlu da yaptığı sunumunda, yapay zekanın hukuki, ekonomik ve etik alanlarındaki sorunlar üzerinde durarak, “Yapay zeka basın emekçileri için bir fırsat. Yapay zeka araçlarının kullanımını medya profesyonelleri tarafından asla dışlamamalı, teknoloji kucaklanmalı” çağrısında bulundu.
İmamoğlu: Bunun adı itibar suikastlığıdır
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, hukuksuz biçimde gözaltına alınan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’a, Ankara’nın ardından İstanbul’da da destek verdi.
İSTANBUL (İGFA) - İstanbul'da Beşiktaş Belediyesi önünde toplanan vatandaşlara seslenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın gözaltına alınış biçimini sert bir dille eleştirmeyi sürdürdü.
ÖZEL: "O İŞ, O KADAR KOLAY DEĞİL"
“Hangi AK Parti belediye başkanına bu muamele yapıldı" diye soran Özel, "AK Parti, FETÖ ya da yolsuzluk suçlamasıyla belediye başkanlarını istifaya davet etti. Bunların kimi güle oynaya, kimi ağlaya ağlaya, kimi koşa koşa, kimi direne direne, eninde sonunda istifa ettiler. Bir tanesi, bırakın hapse girmeyi, bırakın yargılanmayı, ifadeye çağrıldı mı? Hayır. İstifa ettiriyorsun, yolsuzluk iması ya da FETÖ iması yapıyorsun. ‘Etmezsen mecburen biz yetkimizi kullanırız’ deyip, böyle bir durumun olduğunu tescil ediyorsun. Ama AK Partili diye, alıp kenara ayırıyorsun. Bunların içinde Melih Gökçek bile var. Ama bir tane soru soran yok, yargılayan yok! Ama iş CHP’ye gelince, itibarsızlaştırmak için, Beşiktaş'tan başlayıp, adım adım ilerleyerek, hatta Ahmet Özer'den Esenyurt'tan başlayıp, Beşiktaş'la bağlayıp adım adım ilerleyerek, bir türlü bileğini bükemediği, yenemediği, siyaset hayatında ona hiç yenilmemiş olan Ekrem İmamoğlu'na doğru gideceğini sanıyorsa, o iş o kadar kolay değil" diye konuştu.
"Ahmet Özer de, Rıza Akpolat da Ekrem İmamoğlu da bu partinin öz evlatlarıdır" diyen Özel, "Onlara siyasi hesaplarla, onlardan siyaseten kazanamadığı için yargı oyunlarıyla, görevlendirdiği kişileri yargıyı alet ederek, araç ederek, bir savcıyı cellat ederek onlarla baş edebileceğini sanıyorsa, arkalarında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisi var, arkalarında İstanbul var, arkalarında Türkiye var, Türkiye var” dedi.
İMAMOĞLU: "BU İŞİN BAŞKA AÇIKLAMASI YOKTUR!"
“Karşınızda şirazeyi kaçırmış, koltuğu kendi malı gibi gören, milletin malını kendine ait hisseden bir zihniyetle mücadele ediyorsanız, iş daha da zorlaşır” diyen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da, eleştirilerinde şu sözleri sarfetti:
"Bakın, hatırlayın; daha dün, 16 milyon insanın iradesiyle, 31 Mart 2019 yılında, sizlerin oylarıyla seçildiğimiz bir seçimi, öyle edip, böyle edip, altından girip üstünden çıkıp, uydurarak, kaydırarak, bir de utanmadan ‘çaldılar’ diyerek seçimi iptal etmediler mi? İşte o seçimi iptal eden akıl, niçin iptal etti biliyor musunuz? ‘Ben seçimi iptal ederim, yine allem ederim, kallem ederim, bu seçimi alırım, işime bakarım, İstanbul bana ait’ dedi. Öyle ‘İstanbul benim aşkım’ falan hikaye. ‘İstanbul bana ait!’ Bu duygu, bu bakış açısı, işte bu tek kişilik akıl, memleketimizi bu duruma getirdi. Bugün İstanbul'umuzun kalbi, göbeği, merkezi, onlarca başkonsolosluğun olduğu Beşiktaş, yüzlerce yabancı firmanın, sermayenin olduğu bir Beşiktaş ilçesinde uydurarak, kaydırarak, belli bir yaşın üstündeki evin büyüklerini korkutarak, sabahın köründe, şafak vakti, ev baskını yaparak, ‘Ben adaleti yerine getiriyorum’ diyen bu akıl, aynı akıldır. Bu gördüğünüz yerde, bu anlattığım insanların bulunduğu yerde, yaptığı iş, bir koltuğu kaybetmenin hırsıyla, İstanbul'u kaybetmenin hırsıyla, yarın da Türkiye'yi kaybedeceğini bugünden hissettiği korkuyla yapılmış bir adımdır. Bu işin başka bir açıklaması yoktur”.
Meteoroloji uyardı! Dışarıya çıkarken dikkat!
Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan son tahminlere göre yurt genelinin parçalı ve çok bulutlu, Marmara, Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun kuzeybatısı, Batı ve Orta Karadeniz, Doğu Karadeniz kıyıları ile Yozgat ve Gümüşhane çevrelerinin aralıklı yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.
ANKARA (İGFA) - Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 14 Ocak Salı gününe ilişkin hava tahmin raporunu yayımladı.
Yağışların; genellikle yağmur ve sağanak, Trakya kesimi, Batı Karadeniz’in iç kesimleri, Yozgat ve Gümüşhane çevreleri ile gece saatlerinde Bursa'nın yüksek kesimlerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor.
Yağışların Kıyı Ege ile Balıkesir'in batı ilçeleri ve Denizli çevrelerinde yer yer kuvvetli olacağı tahmin ediliyor. Ülkemizin iç ve doğu kesimlerinde buzlanma ve don ile birlikte pus ve yer yer sis bekleniyor. Doğu Karadeniz’in iç kesimlerinin yüksekleri ile Doğu Anadolu’nun yüksek ve dik yamaçlarında çığ tehlikesi bulunmaktadır.
Hava sıcaklığının, Orta Karadeniz'de 4 ila 6 derece azalacağı, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacağı ve mevsim normallerinin üzerinde seyredeceği tahmin ediliyor.
Rüzgarın genellikle güneyli, Marmara, Karadeniz ve Kuzey Ege'de kuzey ve kuzeydoğu yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, Marmara ve Kuzey Ege kıyılarında kuvvetli (40-60 km/saat) olarak esmesi bekleniyor.
KUVVETLİ YAĞIŞ UYARISI: Yağışların, Kıyı Ege ile Balıkesir'in batı ilçeleri ve Denizli çevrelerinde yer yer kuvvetli olması beklendiğinden yaşanabilecek olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir.
KUVVETLİ RÜZGAR UYARISI: Rüzgarın, Marmara ve Kuzey Ege kıyılarında kuzey ve kuzeydoğu yönlerden kuvvetli (40-60 km/saat) olarak eseceği tahmin edildiğinden ulaşımda aksamalar, çatı uçması ve kar savrulması gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.
BUZLANMA VE ÇIĞ TEHLİKESİ UYARISI: Doğu Karadeniz’in iç kesimlerinin yüksekleri ile Doğu Anadolu'nun doğusunun dik ve eğimli yamaçlarında çığ tehlikesi ile iç ve doğu kesimlerinde buzlanma ve don olayı beklendiğinden ulaşımda meydana gelebilecek olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir.
Özel ve İmamoğlu’ndan ‘gözaltı’ tepkisi!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın 'şafak operasyonu' ile gözaltına alındığı soruşturmayla ilgili Ankara’da açıklamalarda bulundu.
ANKARA (İGFA) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın ‘şafak operasyonu’ ile hukuksuz bir biçimde gözaltına alındığı soruşturmayla ilgili Ankara’da açıklamalarda bulundu.
FETÖ yöntemleriyle siyasi bir operasyon yapıldığına dikkat çeken CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Bin tane Rıza Akpolat itibarsızlaştırsan, sana kar etmez. Bu yapılanlar FETÖ yöntemleridir. Bu yöntemlere başvuranlar şimdi nerede? O kumpas davalarının anlı, şanlı yargıçları, savcıları nerede? O FETÖ talimatıyla sabahın köründe kapıları kırarcasına çalan, polislere emri veren FETÖ’cü amirler nerede?" diye sordu.
"Biri 19 yılla şurada yatıyor, biri 24 yılla burada yatıyor" diyen Özel, "Kimi de yurtdışına kaçtı Yunan sınırından sıçan gibi. O gün yapılan iş ne kadar hukukiyse, bugün yapılan işler de o kadar hukukidir. Bu işler, doğru işler değildir. Bugüne kadar bir sefer AK Parti’nin muhatap olmadığı şafak operasyonuyla, CHP’li belediyeler niye muhatap oluyorlar? Muhatap olma sebepleri bu, arkamda yazıyor, ‘CHP, Türkiye’nin birinci partisi.’ Hazmedemediği bu. Yenilmiyordu, sırtı yere gelmiyordu. Sayıyordu, ‘Şu kadar kez yendim, bu kadar kez yendim. Madem ki yendim, milletim nezdinde her şeyden affedildim. Her türlü yolsuzluğu, pisliği ben o hesabı sandıkta verdim.’ Bu sefer ne oldu? Sen yenildin, CHP kazandı. Yetki sana verilince baş tacı, verilmeyince alaşağı. Olacak şey mi” diye konuştu.
Soruşturmaya konu şirketin yalnızca CHP’li belediyelerden olmadığını belirterek, Yargıtay, TBMM, THY, kamu hastaneleri, Trabzon Büyükşehir Belediyesi gibi onlarca kamu kuruluşu ile AK Partili ilçe belediyelerinden de ihale aldığı bilgisini paylaşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da, “Buradan başsavcıya sesleniyorum: Yargının bu çok önemli makamına oturan şahıs, ne yazık ki bütün bu uygulamaları, talimat biçiminde ve organize bir şekilde yürütmektedir. Ve bunu şehvetle yapıyor. Tek gayesi var; İstanbul’da CHP’li belediye başkanlarına itibar suikastları düzenlemek. Bundan elbette ki İBB ayrı değildir. Şimdi savcı beylere sormak isterim: Esenyurt için yaptığınızı ya da kafanızda başka işler var ise, başka şafak operasyonları var ise, buradan söylüyorum. Cesaretinizi sınıyorum. TBMM için de aynı uygulamayı yapacak mısınız? Bu şirketlerin ihale dosyalarını İBB’den istediniz. Aynı şekilde Yargıtay’dan, TBMM’den, THY’den ya da Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nden de bu şirketin ihale dosyalarını istediniz ve inceleme başlattınız mı? Buradan Sayın Cumhurbaşkanı’na da sesleniyorum: Sayın Cumhurbaşkanı; gönderdiğiniz başsavcı beye bir sorun. Bu şirketin devlet kurumlarından aldığı ihaleleri de inceleyecekler mi? Öyle olmalı” diye konuştu.
Düzce’de asansör kazası: 3 yaralı
Düzce'de bir apartmandaki asansöre yapılan bakım çalışma sırasında asansörün düşmesi sonucu üç işçi yaralandı.
Sefer DEMİR / DÜZCE (İGFA) - Alınan bilgiye göre olay Düzce Koçyazı Mahallesi Şehit Ömer Halisdemir Bulvarı üzerindeki bir apartmanda meydana geldi.
Apartmanda bulunan asansöre bakım yapan H.İ. K., İ. K., Y. A. adlı üç işçi asansör boşluğuna girdi.
Çalışma esnasında asansörün düşmesi sonucunda işçiler yaralandı.
Olayı gören çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi.
Yaralıların ekipler tarafından çıkarılması sonrasında 2 işçi Düzce Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne kaldırılırken, 1 işçi de Düzce Atatürk Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.
Çocuk yardımları devreye alınıyor
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, çocuk yardımlarıyla da ailelerin yanlarında olmaya devam edeceklerini duyurdu.
ANKARA (İGFA) - Çocuk yardımlarıyla ailelerimizin yanında olmaya devam ettiklerini söyleyen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ikinci çocuk için her ay 1.500 TL, üçüncü çocuk ve sonrası için her ay 5 bin TL çocuk yardımını devreye aldıklarını söyledi.
Bu yıl doğum yardımlarını da önemli ölçüde artırdıklarını dile getiren Bakan Göktaş, yeni doğacak ilk çocuk için verilen tek seferlik doğum yardımını bundan sonra 5 bin liraya yükselttiklerini belirterek, ikinci çocuk için her ay bin 500 lira, üçüncü ve sonraki çocuklar için de her ay 5 bin lira olacak şekilde çocuk yardımlarını devreye aldıklarını belirterek, yeni doğacak ikinci ve sonraki çocuklar için hiçbir şart gözetmeksizin veirlecek çocuk yardımlarının her ay annelerin hesabına yatırılacağını söyledi.
Öte yandan Sosyal ve Ekonomik Destek Hizmeti (SED) ile 170 bin çocuğu ailelerinin yanında desteklediklerini belirten Bakan Göktaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan himayesinde başlatılan Gönül Elçileri Projesi ile 8 bin 725 koruyucu aile yanında 10 bin 436 çocuğun şefkatle büyümesini sağladıkları kaydetti.
Aile Rehberliği Sistemi ile koruyucu ve önleyici mekanizmaları daha da güçlendirdiklerini vurgulayan Bakan Göktaş, 81 il ve 922 ilçede sosyal risk haritaları oluşturduklarını sözlerine ekledi.
Müsilaj yoğunlaşarak sürüyor!
Müsilajla ilgili zaman zaman uyarılarını sürdüren Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Erdek Dalış Kulübü'nden Osman Benli'nin 12 Ocak Pazar günü yaptığı Erdek, Gemlik, ve İzmit körfezleri ile Prens Adaları çevresindeki dalışın görüntülrini paylaştı. Prof. Dr. Sarı, 3,5 metreden itibaren başlayan müsilajın 25 metreye kadar devam ettiğini kaydetti.
BURSA (İGFA) - Marmara Denizi'ni 2021 yılında dolduran müsilaj geri geldi. Aylardır su altında çoğalan müsilaj yoğunlaşarak sürüyor.
Erdek Dalış Kulübü'nden Osman Benli'nin yaptığı dalışın görüntülerini sosyal medya hesabından paylaşan Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, 3,5 metreden itibaren başlayan müsilajın deniz altı ve yüzeyindeki son durumunu değerlendirdi.
Gemlik Körfezi'nde sınırlı alanda müsilajın yüzeyde örtü oluşturacak şekilde biriktiği ve yayıldığının tespit edildiğini belirten Prof. Dr. Mustafa Sarı, "11 bin 350 kilometrekare yüzey alanına sahip Marmara Denizi'nin 30 metre derinliklerine kadar neredeyse müsilajsız hiç bir yer kalmadı" dedi.
Müsilaj yoğunlaşarak sürüyor!
— Mustafa SARI, Prof. Dr. (@profmustafasari) January 12, 2025
12 Ocak 2025 tarihi itibarıyla Erdek Körfezi, Gemlik Körfezi, İzmit Körfezi ve Prens Adaları çevresinde yapılan dalışlarda 3,5 m'den itibaren başlayan müsilajın 25 m'ye kadar devam ettiği görüldü. Gemlik Körfezi'nde sınırlı bir alanda müsilajın… pic.twitter.com/4RBW1Z8Toq
"DENETİMLER ARTMALI, ÇALIŞILMAYAN ATIK ARITMA TESİSLERİ ÇALIŞTIRILMALI"
Su sıcaklığının yüzeyde 11 derece iken dipte 42,5 metre derinlikte 17 derece olarak ölçüldüğınu kaydeden Prof. Dr. Sarı, "Uzun yıllar ortalamasına göre hem yüzeyde, hem dipte su sıcaklıkları ortalama 2,5 C kadar daha yüksek. Müsilajın en yoğun olduğu bölge 8-20 metre arası. Denetimlerin başlamış olması memnuniyet verici. Ancak evsel ve endüstriyel atıkların durduğu veya azaldığı ne yazık ki söylenemez. Denetimlerin artması, çalışmayan atık arıtma tesislerinin çalışır hale gelmesi ve zehir kanalına dönüşen akarsuların tekrar tertemiz akmasının sağlanması şart. Büyük balıkçılar Marmara'dan Karadeniz ve Ege'ye geçse de küçük balıkçılar müsilajla boğuşmaya devam ediyor. İlerleyen günlerde zararları katlanacak" diye konuştu.
"YEREL TURİZME YÖNELİK ZARAR AZALTICI ÖNLEMLER ŞİMDİDEN ALINMALI"
Şimdiden küçük ölçekli balıkçılar için sürdürülebilir bir destek mekanizması oluşturması gerektiğini belirten Prof. Dr. Sarı, havuzu olmayan turizm tesislerini zor bir bahar ve yaz beklediğini belirterek, şimdiden Marmara Denizi çevresindeki yerel turizme hizmet sunan otel, pansiyon, lokanta ve eğlence mekanlarına yönelik zarar azaltıcı önlemleri almaları gerektiğini kaydetti.
Tüketiciler kadar çalışanları da isyanda: CW Enerji, sektörün yüz karası!
Antalya'da faaliyet gösteren enerji sektörünün temsilcilerinden CW Enerji hakkındaki şikayetler giderek artıyor. Müşterilerin firmaya yönelik memnuniyetsizlikleri had safhalara ulaştı. Firmadan nihai tüketiciler kadar, çalışanları da dertli!
BURSA (İGFA) - Türkiye’deki enerji sektörünün Antalya temsilcilerinden CW Enerji, son zamanlarda müşterilerin şikayetleri ve memnuniyetsizlikleri ile adından sıkça söz ettirmeye başladı.
Son zamanlarda hakkındaki şikayet oranları giderek artan CW Enerji ile ilgili sorunlar sosyal medyada da gündem oldu. CW Enerjiden aldıkları ürünlerin bozuk çıktığını iddia eden ve firmaya ulaşamadıklarını kaydeden bazı kullanıcılar, CW Enerji için “Enerji sektörünün yüz karaları” gibi yorumlar yaptı.
Farklı sektörlerden birçok firma hakkında şikayetin yayınlandığı şikayetvar.com’da CW Enerji ile ilgili yorum yapan birçok müşteri, firmanın ürünleriyle ilgili şikayetlerini dile getirdi.
“CW ENERJİ BOZUK ÜRÜN GÖNDERİYOR”
CW Enerji’den aldığı güneş panellerinin bozuk çıktığını öne süren Enes isimli bir tüketici, ilgili sitede firma ile ilgili şu yorumu yaptı:
“Güneş paneli aldım bunlardan, montajını yaptık. Yaklaşık 3 saat sonra hata vermeye başladı. Servise gönderdim, hemen elime 4 hafta sonra ulaştı. İnvertör sonra tekrar hata verdi ve çözüm olarak 1 tane daha güneş paneli almam söylendi. Aldım ve halen enerji alamıyorum. CW Enerji pişmanlıktır. Koskoca fabrika bana 0 ürün verip değiştiremiyor.”
“HER ŞEY SATANA KADARMIŞ…”
CW Enerji’den aldığı solar panel, batarya ve inverterlerin birçok kez arıza vermesinden yakınan başka bir tüketici ise, bu sorunlara karşılık firmadan hiçbir servis desteği alamadığından şikayet ederek, “2 sene önce CW Enerji'den Solar Panel, batarya ve inverter taktırdık. Bir çok kez sorunla karşılaşmamıza rağmen her şey satana kadarmış. Ne sonrasında servis desteği alabildik, ne de cevap alabildik. Artık aramaktan bıktık, mesaj da attık. Cevap yok. O zamanın parası ile 12.000$'a yaptırdığımız işlem çöp. Şimdi yargıya taşıyacağım. Kurarlarken şöyle servis desteğimiz var, şu kadar garantimiz var diyorlardı. Bir de Borsaya açıldılar.” yorumunu yaptı.
Borsada CW Enerji hisselerinden aldığını ancak düşen hisseler sebebiyle yaşadığı güven kaybına ilişkin yazdığı yorumların CW Enerji tarafından silindiğini öne süren Ender adlı bir başka kullanıcı da, “CW Enerji güven kaybı yaşatıyor. Aldığım güne yazık, sürekli düşüyor. Yorumlarımı silmişler. Bu şirketin sorunu nedir böyle? Şirkete ortak nereden oldum, bin pişmanım. Kimseye tavsiye bile etmem, insanları perişan ettiler. Sürekli düşen hisseyi kimseye aldırmam. Yazık, gerçekten yazık.” ifadelerine yer verdi.
"ÇALIŞANLARIN PSİKOLOJİSİ BOZULDU"
İndeed.com isimli sitede CW Enerji'de çalışan personellerin de çalışma ortamlarında mutsuzluğunu ifade eden eski bir CW Enerji çalışanı da şu görüşleri paylaştı:
"İşyerinde ne kültür, ne saygı, ne eğlenceli bir şey yok. Arkadaşnla konuşursun tutanak herşeye bir tutanak yazma eğiliminde. Müdür ve amirlerle dolu yoldan geçeni alan bir firma. Sonuçta akıllı birisi de gidip başvurmuyor, başvuranlarsa çok zor durumda kalmış insanlar bilmeden başvuruyor. 6, 7 aydır çalışmıyorum ama 2 haftada bir izin yapıyorlarmış mesai yapanlara mesai ücreti vermiyorlar. Bunu okuyan arkadaşlar emin olabilirsiniz. Ya kendiniz sakat kalırsınız ya da çok zor bir psikolojik sorunlar sizi bekler".
Öte yandan CW Enerji'de çalışan ve çalışmış bazı personellerin ise firma hakkında yaptıkları bazı yorumlar da şöyle:
2024’te yağışlar azaldı, en sıcak yıl oldu!
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 2024 yılı sıcaklık ve yağış raporlarını yayımladı. 2024 yılı 15,6 derecelik ortalama sıcaklık ile son 53 yılın ‘en sıcak yılı’ olarak tarihe geçti. 2024 yılında Ankara, İstanbul ve İzmir’de yağışlarda azalma görülürken, en fazla yağış Rize, en az yağış alan il ise Edirne oldu.
ANKARA (İGFA) - 2024 yılında Türkiye genelinde yağışlar normaline göre yüzde 6,3 oranında azaldı.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 220 istasyondan alınan sıcaklık verilerini uzun yıllar ortalama verileri ile karşılaştırılarak 2024 Yılı Sıcaklık Değerlendirme raporunu tamamladı.
Verilere göre Türkiye’nin 2024 yılı ortalama sıcaklığı, 15,6 derece olarak gerçekleşti. Bu değer, 1991–2020 normalinin ortalaması olan 13,9 derecenin, 1,7 derece üzerinde gerçekleşti. 2024 yılı Türkiye ortalama sıcaklığı, 1971-2024 periyoduna bakıldığında, 15,6 derece ile en sıcak yıl olarak tarihe geçti. Bu değer, bir önceki rekor olan 2010 yılına ait 15,5 derece değerini 0,1 derece üzerinde gerçekleşti.
YILIN 37 GÜNÜ NORMALİN ÜZERİNDE SICAKLIKLAR GERÇEKLEŞTİ
2007 yılından günümüze kadar bakıldığında ise Türkiye’de 2011 yılı hariç, normalin üzerinde ortalama sıcaklık değerleri gerçekleşiyor. 2024 yılında ortalama sıcaklıklar 1 gün normallerin altında olmak üzere 328 günü normaller civarında, 37 günü ise normallerin üstünde gerçekleşti.
2024 yılının ocak, nisan, haziran ve temmuz aylarında ortalama sıcaklık rekorları kırıldı. Mevsimsel olarak bakıldığında ise kış ve yaz mevsimleri yine rekor ile tamamlandı. 2024 yılının geneline bakıldığında ise 10 ayda ortalama sıcaklık değerleri normalin üzerinde iken sadece mayıs ve kasım aylarında ortalama sıcaklık değerleri normalin altında gözlemlendi.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 2024 Türkiye Alansal Yıllık Yağış Değerlendirme Raporu’na göre, 2024 yılında Türkiye genelinde yağışlarda normaline göre yüzde 6,3 oranında azalma gerçekleşti. Bölgesel olarak bakıldığında Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgeleri hariç diğer bölgelerde yağışlarda normaline göre azalma gerçekleşti.
EN FAZLA YAĞIŞ AZALMASI EGE’DE
2024 yılı yağışlarında en fazla azalma yüzde 22,4 ile Ege Bölgesi’nde görülürken Doğu Anadolu Bölgesi’nde normaline göre yüzde 7,5 oranında artış ölçüldü. Karadeniz Bölgesi’nde ise yağışlar, normali civarında gerçekleşti.
2024 yılında üç büyük il Ankara, İstanbul ve İzmir’de yağışlarda normaline göre azaldı. 2024 yılında en fazla yağış alan il, 1869,9 mm ile Rize olurken, bu miktar normalinin yaklaşık yüzde 17 üzerinde oldu. Uzun dönem ortalamalarına göre yağış miktarında en fazla azalma ise yüzde 35 ile Edirne’de gerçekleşti.
YILLARA GÖRE YAĞIŞ VERİLERİ
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 1991-2024 yılları arasındaki verilere bakarak yaptığı değerlendirmede ise Türkiye geneli yıllık toplam en yüksek yağışın 728,3 mm ile 2009 yılında, en az yağışın ise 451,6 mm ile 2008 yılında gerçekleştiği görüldü.
2024 yılında gerçekleşen Türkiye geneli yıllık toplam yağış miktarı ise 537,2 mm olarak ölçüldü. Yine 33 yıllık periyodda; normaline göre yıllık yağış ortalamasında en fazla artma yüzde 27 ile 2009 yılında, en fazla azalma ise yüzde 21 ile 2008 yılında gerçekleşti. 2024 yılında ise Türkiye geneli yıllık toplam yağış miktarı normalinin yüzde 6 altında ölçüldü.
Başkan Altun’dan ‘Aşkınan Koşan Yorulmaz’ paylaşımı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından, İletişim Başkanlığı'nca hazırlanan "Aşkınan Koşan Yorulmaz” kitabına ilişkin paylaşımda bulundu.
ANKARA (İGFA) - İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Aşkınan Koşan Yorulmaz" kitabına yönelik sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, kitabın 'Milletin Adamı‘nın mücadelesi olduğunu belirtti.
Altun, paylaşımında, "Aşkınan Koşan Yorulmaz”, lider diplomasisinin zirve örneklerinden eser ve hizmet siyasetinin en güçlü projelerine, her gününü Türkiye Yüzyılı vizyonuyla ilmek ilmek dokuyan, “Daha Adil Bir Dünya” için her platformda hakikati haykırmaktan çekinmeyen bir liderin mücadelesidir. "Aşkınan Koşan Yorulmaz", ömrünü ülkesinin ve milletinin geleceğine adayan, daha güçlü bir Türkiye hedefiyle durmadan yorulmadan çalışan Milletin Adamı'nın mücadelesidir" dedi.
Fahrettin Altun, İletişim Başkanlığı olarak Türkiye Yüzyılı’nın sağlam temellerini atan ve milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştüren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2024 yılında milletimize hizmet yolunda attığı her adımı “Aşkınan Koşan Yorulmaz” kitabında bir araya getirdiklerini kaydetti.